38,4477$% 0.02
43,6554€% -0.38
51,1138£% -0.26
4.087,99%-0,27
3.311,57%-0,21
%
38,4477$% 0.02
43,6554€% -0.38
51,1138£% -0.26
4.087,99%-0,27
3.311,57%-0,21
%
15 Mart 2025 tarihinde ABD Başkanı Donald Trump, Yemen’deki İran destekli Husi isyancılarına karşı “kararlı ve güçlü” bir askeri operasyon başlattıklarını duyurdu. Bu operasyon, Husilerin Kızıldeniz’deki gemilere yönelik tehditlerine yanıt olarak gerçekleştirildi. Trump, bu adımın uluslararası deniz ticaretinin güvenliğini sağlamak ve denizcilik özgürlüğünü korumak amacıyla atıldığını belirtti.
Operasyonun Detayları ve Hedefleri
ABD Hava Kuvvetleri, Yemen’in başkenti Sana, Sa’dah ve Jeraf bölgelerinde Husi hedeflerine yönelik geniş çaplı hava saldırıları düzenledi. Bu saldırılar, Husi liderlerinin toplantı yerleri, füze savunma sistemleri ve silah depolarını hedef aldı. Görgü tanıkları, saldırılar sırasında büyük patlamaların meydana geldiğini ve yoğun dumanların yükseldiğini bildirdi.
Operasyonun temel amacı, Husilerin deniz yoluyla gerçekleştirdiği saldırıları engellemek ve bölgedeki ABD müttefiklerinin güvenliğini sağlamaktır. Trump, operasyonun süresinin hedeflere ulaşılana kadar devam edeceğini ve gerekirse haftalarca sürebileceğini ifade etti.
Sivil Kayıplar ve Uluslararası Tepkiler
Yerel kaynaklar, saldırılar sonucunda en az 31 sivilin hayatını kaybettiğini ve 101 kişinin yaralandığını bildirdi. Sivil kayıpların artması, uluslararası toplumda endişelere yol açtı. Birleşmiş Milletler ve insan hakları örgütleri, taraflara itidal çağrısında bulunarak, sivillerin korunması gerektiğini vurguladı.
İran’a Yönelik Uyarılar
Trump, operasyonun duyurusu sırasında İran’a da sert mesajlar iletti. İran’ın Husilere verdiği desteği derhal sonlandırmasını isteyen Trump, aksi takdirde daha ciddi sonuçlarla karşılaşacaklarını belirtti. İran ise, Husilere verdikleri desteğin savunma amaçlı olduğunu ve ABD‘nin saldırgan tutumunun bölgedeki istikrarı tehdit ettiğini savundu.
Bölgedeki Askeri Hareketlilik
ABD’nin USS Harry S. Truman uçak gemisi ve beraberindeki savaş gemileri, operasyon kapsamında bölgeye konuşlandırıldı. Bu hamle, ABD’nin bölgedeki askeri varlığını güçlendirme ve Husilerin deniz yoluyla gerçekleştirdiği saldırıları engelleme stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.
Husilerin Tepkisi ve Olası Misillemeler
Husiler, ABD’nin saldırılarına karşılık verme tehdidinde bulundu. Husi liderlerinden yapılan açıklamalarda, ABD’nin saldırgan tutumunun cevapsız kalmayacağı ve Yemen halkının direnişinin süreceği belirtildi. Ayrıca, Husiler, İran ile olan ittifaklarını güçlendireceklerini ve bölgedeki ABD çıkarlarına karşı daha agresif bir tutum sergileyeceklerini ifade ettiler.
Küresel Ticaret ve Denizcilik Güvenliği
Kızıldeniz, küresel ticaretin yaklaşık %12’sinin geçtiği stratejik bir su yoludur. Husilerin bu bölgedeki gemilere yönelik tehditleri, uluslararası deniz ticaretini olumsuz etkilemekte ve petrol fiyatlarında dalgalanmalara neden olmaktadır. ABD’nin başlattığı bu operasyon, denizcilik güvenliğini yeniden tesis etmeyi ve küresel ticaretin kesintisiz devamını sağlamayı hedeflemektedir.
Trump Yönetiminin Orta Doğu Politikası
Başkan Trump, seçim kampanyası sırasında ABD’nin yabancı çatışmalardan uzak duracağını ve iç meselelere odaklanacağını vaat etmişti. Ancak, Husilerin artan tehditleri ve İran’ın bölgedeki nüfuzunun genişlemesi, Trump yönetimini bu operasyonu başlatmaya sevk etti. Bu durum, Trump’ın Orta Doğu politikasında bir değişikliğe işaret etmekte ve ABD’nin bölgedeki çıkarlarını koruma konusundaki kararlılığını göstermektedir.
İran ile Nükleer Müzakereler ve Bölgesel Gerilimler
ABD’nin Yemen’deki askeri operasyonu, İran ile yürütülen nükleer müzakerelerin hassas bir dönemine denk gelmektedir. Trump yönetimi, önceki anlaşmadan çekildikten sonra yeni bir anlaşma için Tahran ile görüşmeler yürütmektedir. Ancak, Yemen’deki bu askeri hamle, müzakerelerin seyrini olumsuz etkileyebilir ve bölgedeki gerilimleri artırabilir.
Geleceğe Dair Beklentiler
ABD’nin Yemen‘deki Husi hedeflerine yönelik başlattığı bu geniş çaplı operasyon, bölgedeki güç dengelerini etkileme potansiyeline sahiptir. Sivil kayıpların artması, uluslararası toplumun tepkisini çekerken, İran’ın nasıl bir yanıt vereceği merak konusudur.