40,2601$% 0.13
46,7458€% 0.13
53,9601£% 0.23
4.316,24%0,46
3.337,10%0,40
10.198,76%-0,26
40,2601$% 0.13
46,7458€% 0.13
53,9601£% 0.23
4.316,24%0,46
3.337,10%0,40
10.198,76%-0,26
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 20 Haziran 2025 tarihinde St. Petersburg’da düzenlenen Uluslararası Ekonomi Forumu’nda (SPIEF) yaptığı çarpıcı açıklamalarda, küresel güvenlik açısından kritik bir uyarıyla dünya kamuoyunun dikkatini çekti.
Putin, İsrail-İran gerilimi, Ukrayna’daki savaş ve İran’daki nükleer gelişmelerin bir araya gelmesinin, küresel barış için alarm zillerini çaldığını vurguladı:
“Bundan endişe duyuyorum, ihtimal artıyor; özellikle de Ukrayna’daki askeri çatışmalar ve Orta Doğu’daki gelişmeler dikkate alındığında.
Bu uyarı, nükleer tesislere yönelik saldırı riskinin yükseldiği ve potansiyel bir büyük savaşın gölgesinin küresel gündeme oturduğu bir ortamda geldi.
Putin, Rus ve Ukraynalıların “tek halk” olduğuna dair benimsenmiş kelimeleriyle, şu çarpıcı ifadeleri kullandı:
Rus ve Ukrayna halklarının tek halk olduğunu düşünüyorum — bu bağlamda tüm Ukrayna bizimdir. Rus askerinin ayak bastığı yer, yapısal olarak bizimdir.
Argümanını, 1991 bağımsızlık deklarasyonuyla şekillenmiş Ukrayna’nın hâlâ “nötr, tarafsız bir devlet” olarak kalması gerektiği yönündeki görüşle destekledi.
Putin, gazetecilerin Ukrayna’nın “kirli bomba” kullanmasına karşılık verilip verilmeyeceğini sormaları sonrası şu uyarıyı yaptı:
“Bu devasa bir hata olur, belki son hata… böyle bir adım karşısında vereceğimiz yanıt çok sert ve muhtemelen yönetim rejimi ve Ukrayna için felaket olur.”
Bu açıklama, Moskova’nın nükleer doktrinini hatırlatarak stratejik caydırıcılığını ön plana çıkarıyor.
Putin, İsrail ve İran arasındaki gerginliklerle ilgili olarak şu ifadeleri paylaştı:
Bu açıklamalarına, İran’daki nükleer tesislerin güvenliğine dair endişelerin eşlik etmesi, gerilimin boyutunu açıkça gösteriyor.
Putin, hem Orta Doğu hem Ukrayna özelinde diplomasi çağrısını sürdürürken, Rusya-Çin arasındaki bağlara da dikkat çekti. Onun gözünde, bu partnerlik “yeni dünya düzeni” değil, zaten ortaya çıkmakta olan bir sistemi resmileştirme anlamına geliyor .
Ayrıca Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, Ukrayna ile üçüncü tur barış görüşmelerinin yakın bir tarihte kararlaştırılacağını açıkladı; bu da hem askeri çatışma hem diplomasi arasında önemli bir tercihe işaret ediyor
Putin’in açıklamaları, günümüzde aşağıdaki risk ve stratejik değişimlere dikkat çekiyor:
Putin’in ifadesiyle bu “endişe verici risk” sadece Rusya’yı değil, küresel istikrarı doğrudan etkiliyor. Nükleer gerilim artarken, diplomatik manevralar da hız kazanıyor. Forumu terk etmeden Putin politik bir mesaj verdi: “Silahlar elden bırakılmalı, akıl masaya yatırılmalı.”
Sonraki Adımlar?
Putin’in uyarısı, tarihte bir dönüm noktası olabilir: “savaş değil diplomasi”, “güç değil uzlaşı” temel prensip alınmalı. Dünya liderleri, bu salınımı sürdürmek yerine dengeye çekmek zorunda.