40,2601$% 0.13
46,7458€% 0.13
53,9601£% 0.23
4.316,24%0,46
3.337,10%0,40
10.198,76%-0,26
40,2601$% 0.13
46,7458€% 0.13
53,9601£% 0.23
4.316,24%0,46
3.337,10%0,40
10.198,76%-0,26
Avrupa Birliği, Ukrayna’ya mali destek sağlamak amacıyla Rusya’nın Avrupa’da dondurulmuş varlıklarının bir kısmını kullanma planını görüşürken, Rusya Dışişleri Bakanlığı “yağma” olarak adlandırdığı bu uygulamaya karşı sert bir tepkiyle geldi.
Brüksel’de yapılan zirvede, AB Komisyonu tarafından hazırlanan ve yaklaşık 140 milyar euro tutarındaki “reparasyon kredisi” önerisi gündeme geldi. Bu plana göre, Rusya Merkez Bankası’na ait Avrupa’daki bloke edilmiş menkul kıymetlerden elde edilen nakit, Ukrayna’nın 2026–2027 finansman ihtiyaçlarını karşılamada kullanılacak.
Ancak teklif, tüm üye ülkeler tarafından hala net şekilde benimsenmiş değil. Örneğin Belçika Başbakanı Bart De Wever, “hukuki dayanağı belirsiz” diyerek teklife şimdilik karşı çıktı ve üç garanti şartı sundu. Belçika’nın finans sisteminde önemli yer tutan varlık saklama kurumu Euroclear’un bulunduğu ülke olması bu tutumu anlamlandırıyor.
Buna karşın Finlandiya Başbakanı Petteri Orpo ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson gibi liderler, teklifin hukuken sürdürülebilir olduğunu ve donmuş Rus varlıklarının kullanılmasına geniş destek olduğunu belirtti.
Rusya tarafı ise durumu “uluslararası hukuk dışı”, “hukuksuz el koyma” ve “hırsızlık” olarak tanımlıyor. Dışişleri Sözcüsü Maria Zakharova, Avrupa’nın Rus varlıklarını ele geçirmesi halinde “ağır yanıt” vereceklerini duyurdu.
Aynı zamanda, Rusya yeni yaptırımların etkisiz olduğunu öne sürüyor. AB’nin bu yıl savaş nedeniyle uyguladığı 19. yaptırım paketi kapsamında Rus sıvılaştırılmış doğal gazı (LNG) ithalatının yasaklanması da yer aldı. Rusya Dışişleri Bakanlığı, bu tür yaptırımların esas olarak AB’ye zarar verdiğini savunuyor.
Çin de sürece dahil oldu; Pekin yönetimi, ABD’nin Rusya’ya uyguladığı enerji odaklı yaptırımları “uluslararası hukuka aykırı” olmakla suçladı ve bu tür yaptırımların barış sürecine katkı sağlamadığını belirtti.
Bu gelişmeler ışığında şunlar öne çıkıyor:
Kısacası, varlıkların el konulması ya da kredileştirilmesi yoluyla savaş finansmanına ulaşma çalışması, hem Avrupa içindeki uzlaşma ihtiyacını hem de Rusya ile daha derin ve tehlikeli bir karşılaşma olasılığını beraberinde getiriyor.