40,2601$% 0.13
46,7458€% 0.13
53,9601£% 0.23
4.316,24%0,46
3.337,10%0,40
10.198,76%-0,26
40,2601$% 0.13
46,7458€% 0.13
53,9601£% 0.23
4.316,24%0,46
3.337,10%0,40
10.198,76%-0,26
II. Dünya Savaşı’ndan bu yana, nükleer kontrol ve silahsızlanma çabalarında önemli sıkıntılar yaşanıyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) verilerine göre, nükleer silah stokları hızla artıyor, siyasi söylem sertleşiyor ve nükleer anlaşmalar sorgulanmadan imha ediliyor . Bugün dünyanın dokuz nükleer silaha sahip ülkesi, Hiroshima’daki bombadan yaklaşık 145.000 kat daha fazla potansiyele sahip. Bu tablo, küresel silahsızlanma çabalarına ağır bir darbe olarak tanımlanıyor.
İsrail, İran’a karşı büyük çapta, “önleyici” bir saldırı gerçekleştirdi. Bu atak; nükleer tesislere, askeri tesislere ve hatta bazı istihbarat kaynaklarına yönelikti. Başta Fordow gibi derin tesislerde etkisi sınırlı kaldı; çünkü ABD’ye ait sığınak-delici bombalar olmadan, bu noktalara nüfuz etmek zor .
İsrail bu saldırıları, İran’ın birkaç hafta içinde nükleer silah geliştirme aşamasına yaklaşacağı iddiasıyla haklı göstermeye çalışsa da, ABD istihbaratı bu iddiaları reddederek “İran henüz nükleer silaha niyetlenmedi” diyor .
Başkan Trump, hem saldırıları desteklediğini hem de İran’ın “koşulsuz teslimiyet” teklif ettiğini belirten mesajlar yayımladı. Ancak ABD Kongresi, askeri müdahale için onay gerektiğini vurguluyor; bazı müttefik Washington’un bu savaşa dahil olmasını istemiyor . Çoğu Amerikalı, diplomatik ve ekonomik önlemlere odaklanmayı, direk hava saldırılarına alternatif görüyor Trump’ın çelişkili açıklamaları (“bilgi verilmişti ama diplomasiye daha çok inanıyordum”, “koşulsuz teslimiyet” çağrısı gibi) krizi daha da karmaşık hale getiriyor
Makale; nükleer silahlanmayı durdurmada en etkili yöntemin askeri müdahale değil, kararlı diplomasi, kapsamlı denetim ve şeffaf anlaşmalar olduğuna dikkat çekiyor . 2015’te imzalanan JCPOA anlaşmasının başarısının, yeniden canlandırılabileceği savunuluyor.
Nükleer silahlarda caydırıcılık olduğunun yanı sıra, ana hedefin bu silahları ortadan kaldırmak olması gerekiyor. Askıya alınıp artık unutulan mekanizmalar yeniden devreye sokulmalı. Bu, yalnızca İran-İsrail hattını değil, tüm büyük güçlere hitap eden küresel bir strateji olmalı. Aksi takdirde, barış umutları yerini bir felaket dizisine bırakabilir.