38,8150$% 0.05
43,2284€% 0.32
51,4001£% 0.24
4.037,35%0,06
3.235,86%0,00
9.747,07%3,80
38,8150$% 0.05
43,2284€% 0.32
51,4001£% 0.24
4.037,35%0,06
3.235,86%0,00
9.747,07%3,80
Avrupa Komisyonu, dijital piyasadaki rekabeti korumak ve tüketici haklarını güçlendirmek amacıyla Apple ve Meta’ya toplamda 700 milyon avro ceza verdi. Bu karar, Avrupa Birliği’nin Mart 2024’te yürürlüğe giren Dijital Piyasalar Yasası (DMA) kapsamında attığı ilk büyük adım olarak tarihe geçti. Özellikle “kapı bekçiliği” rolündeki teknoloji devlerinin faaliyetlerini düzenleme altına alan bu yasa, dijital ekonomide dengeyi sağlamayı hedefliyor.
Apple’a verilen cezanın temelinde, şirketin App Store üzerindeki uygulama geliştiricilere uyguladığı kısıtlamalar yer alıyor. Avrupa Komisyonu, Apple’ın uygulama geliştiricilerin müşterileri daha ucuz veya alternatif ödeme yöntemlerine yönlendirmesini engellediğini tespit etti. Bu durum, yasadaki “kullanıcı yönlendirmesini engellememe” ilkesine aykırı bulunarak 500 milyon avroluk ciddi bir cezaya yol açtı.
Komisyon, Apple’ın bu kısıtlayıcı uygulamaları bilerek ve sistematik bir biçimde sürdürdüğünü belirtti. Ayrıca tüketicilerin daha uygun fiyatlı hizmetlere ulaşma hakkının bu politikalarla ihlal edildiği ifade edildi. Apple ise bu değerlendirmeye katılmadığını ve kararı Avrupa Birliği mahkemelerine taşıyacağını duyurdu.
Meta, Facebook ve Instagram platformlarında uygulamaya koyduğu “onayla ya da öde” modeli nedeniyle 200 milyon avroluk bir ceza ile karşılaştı. Bu sistemde kullanıcılar, kişisel verilerinin reklam amaçlı kullanımına ya onay veriyor ya da reklam görmemek için ödeme yapmak zorunda kalıyordu. Avrupa Komisyonu, bu modelin DMA’da belirtilen şeffaflık ve kullanıcı kontrolü ilkelerine aykırı olduğunu açıkladı.
Komisyon’a göre Meta, daha gizlilik odaklı ve reklamsız bir kullanım deneyimini makul şartlarda sunmak yerine, kullanıcıları ya veri paylaşımına zorladı ya da ücretli bir modele yönlendirdi. Bu da, rekabeti zedeleyen ve kullanıcı haklarını sınırlayan bir uygulama olarak değerlendirildi.
Meta da tıpkı Apple gibi kararı temyize götüreceğini ve DMA ile uyumlu olduklarını savundu.
Avrupa Birliği’nin yeni Dijital Piyasalar Yasası, dijital dünyada “kapı bekçisi” olarak tanımlanan büyük teknoloji şirketlerinin piyasadaki gücünü denetim altına almayı hedefliyor. Bu yasa, belirli büyüklükteki şirketlerin daha küçük rakiplere veya tüketicilere karşı güç kullanarak rekabeti engellemesini önlemeye çalışıyor.
DMA; kullanıcı verilerinin paylaşımı, uygulama mağazalarındaki kısıtlamalar, ön yüklü uygulamalar ve dijital reklamcılıktaki şeffaflık gibi pek çok konuda net kurallar getiriyor. Bu düzenlemeler, kullanıcıların daha fazla seçeneğe ve daha adil fiyatlara erişmesini amaçlıyor.
Apple ve Meta’ya verilen cezalar Avrupa’da büyük ses getirirken, farklı kesimlerden çeşitli tepkiler geldi. Tüketici hakları örgütleri ve dijital özgürlük savunucuları bu kararları olumlu karşıladı. Avrupa Tüketici Örgütü (BEUC), bu cezaların, dijital devlerin sorumluluklarını daha ciddiye almaları açısından önemli olduğunu vurguladı.
Öte yandan bazı çevreler cezaların yeterince caydırıcı olmadığını savundu. Özellikle Avrupa Parlamentosu’ndaki bazı milletvekilleri, bu denli büyük firmalar için yüz milyonlarca avroluk cezaların işletme bütçelerinde ciddi bir etki yaratmayacağını belirtti. Eleştirmenler, DMA’nın tam anlamıyla etkili olabilmesi için daha sert yaptırımların gerektiğini savunuyor.
Bu gelişmeler, yalnızca Avrupa’nın iç düzenlemelerini değil, aynı zamanda ABD ile Avrupa Birliği arasındaki ticari ilişkileri de etkileme potansiyeli taşıyor. Daha önceki dönemlerde, ABD yönetimi Avrupa’nın büyük Amerikan teknoloji şirketlerine yönelik adımlarını “korumacı” olarak değerlendirmişti.
Özellikle eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde benzer cezaların ardından iki taraf arasında çeşitli diplomatik gerilimler yaşanmıştı. Yeni cezalarla birlikte benzer bir tansiyonun tekrar yükselip yükselmeyeceği merak konusu.
Avrupa Komisyonu’nun bu sert tutumu, teknoloji devlerine net bir mesaj verdi: Avrupa dijital piyasasında faaliyet göstermek isteyen her şirket, adil rekabet ve kullanıcı haklarına riayet etmek zorunda. Bu cezaların ardından, diğer büyük teknoloji firmalarının da uygulamalarını gözden geçirmesi bekleniyor.
DMA’nın tam etkisinin görülmesi zaman alacak olsa da, bu kararlar yasa için bir dönüm noktası olarak görülüyor. Uygulamanın ilk yılında verilen bu cezalar, düzenleyici otoritelerin dijital pazarda daha aktif bir rol üstleneceğinin sinyallerini veriyor.
Apple ve Meta’ya verilen cezalar, Avrupa’nın dijital piyasayı yeniden şekillendirme kararlılığını ortaya koyuyor. Bu gelişme sadece bu iki şirketi değil, tüm dijital ekosistemi etkileyebilecek güçte. Kullanıcı haklarının korunması, rekabetin teşvik edilmesi ve dijitalleşmenin adil bir şekilde sürdürülmesi adına atılan bu adımların, dünya genelinde de benzer düzenlemelere ilham verebileceği düşünülüyor.