40,0304$% 0.07
47,0749€% 0.35
54,6300£% 0.33
4.283,30%-0,13
3.334,15%-0,07
10.107,68%-1,64
40,0304$% 0.07
47,0749€% 0.35
54,6300£% 0.33
4.283,30%-0,13
3.334,15%-0,07
10.107,68%-1,64
İsrail, 2025 yılı Nisan ayının son günlerinde ülke tarihinin en büyük orman yangınlarından biriyle karşı karşıya. Kudüs ile Tel Aviv arasında yer alan ormanlık bölgelerde çıkan yangınlar, hızla büyüyerek geniş alanlara yayıldı. Kuvvetli rüzgarların etkisiyle kontrol altına alınamayan alevler, yerleşim alanlarını ve ana ulaşım yollarını tehdit ederken, İsrail hükümeti uluslararası yardım çağrısında bulundu. Bu olay, yalnızca bir çevre felaketi değil; aynı zamanda ülkenin güvenlik, ulaşım ve toplumsal düzen açısından ciddi sınavdan geçtiği bir kriz olarak değerlendiriliyor.
Yangınlar ilk olarak Kudüs yakınlarındaki Eştaol Ormanı’nda başladı. Bu bölge, İsrail’in doğal zenginliklerinden biri olarak biliniyor ve geniş ağaçlık alanlarıyla tanınıyor. Yerel saatle öğleden sonra başlayan yangın, kısa sürede civardaki tepelere ve vadilere yayıldı. İsrail Meteoroloji Kurumu, bölgede etkili olan sıcak hava dalgası ve kuvvetli rüzgarın, alevlerin yayılmasını hızlandırdığını belirtti.
Yangınların ilerlemesiyle birlikte Neve Şalom, Mesilat Zion, Bekoa, Taoz ve Naşşon gibi bazı yerleşim birimlerinde tahliye kararı alındı. İsrail polisi ve yerel belediyeler, sivillerin bölgeden güvenli şekilde çıkarılması için ekipleri seferber etti. Tahliye edilen yerleşimlerde yaşayan yüzlerce insan, geçici barınma merkezlerine yönlendirildi.
İsrail İçişleri Bakanlığı, yangınla mücadele için 12 yangın söndürme uçağı ve 50’nin üzerinde itfaiye ekibinin bölgeye yönlendirildiğini duyurdu. Bununla birlikte, yangınların hızla yayılması ve yoğun dumanın görüş mesafesini azaltması, müdahaleyi zorlaştırdı.
İsrail ordusu da krize müdahale etmek üzere devreye girdi. Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir’in talimatıyla İç Cephe Komutanlığı, Hava Kuvvetleri ve çeşitli askeri birlikler sivil kurumlara destek vermek üzere seferber edildi. Askeri birlikler, yangının yayıldığı alanlarda yangın şeritleri oluşturmak, lojistik destek sağlamak ve tahliye çalışmalarını koordine etmek için görev yaptı.
Yangınların Tel Aviv-Kudüs otoyolu başta olmak üzere bazı önemli karayollarına yaklaşması nedeniyle ulaşımda da büyük aksamalar yaşandı. İsrail polisi, 1 No’lu otoyol gibi kritik öneme sahip güzergahları geçici olarak trafiğe kapattı. Bu durum hem şehirler arası trafiği durma noktasına getirdi hem de bölgedeki tahliye ve yardım faaliyetlerini olumsuz etkiledi.
İsrail hükümeti, yangınların büyüklüğü karşısında uluslararası toplumdan yardım istedi. Başta Yunanistan, İtalya, Hırvatistan ve Güney Kıbrıs olmak üzere altı ülkeye resmi yardım çağrısı yapıldı. Bu çağrı kısa sürede yanıt buldu. Türkiye, İsrail’e yangın söndürme uçakları göndereceğini açıklayarak yangınla mücadelede desteğini duyurdu. Filistin yönetimi de İsrail’in yardım talebine olumlu yaklaştığını ve sivil savunma ekiplerinin hazır olduğunu bildirdi.
Bu dayanışma, bölgede son dönemde yaşanan siyasi gerilimlere rağmen, insani krizlerde iş birliğinin mümkün olduğunu gösterdi.
İsrail’de her yıl coşkuyla kutlanan Bağımsızlık Günü törenleri, bu yıl yaşanan yangınlar nedeniyle iptal edildi. Ulaştırma ve Yol Güvenliği Bakanı Miri Regev, yapılan güvenlik değerlendirmeleri sonucunda törenlerin iptal edilmesine karar verildiğini açıkladı. Regev, halkın güvenliğinin her şeyden önemli olduğunu ve kutlamaların daha uygun bir tarihte yapılabileceğini söyledi.
Yangınların çıkış nedeni henüz kesinlik kazanmadı. Ancak İsrail basını ve bazı yetkililer, yangınların doğal koşullar dışında sabotaj olasılığını da gündeme getirdi. İtfaiye ve polis ekipleri, yangının çıktığı bölgelerde incelemeler yaparak delil toplamaya başladı. Kundaklama ihtimali üzerine çeşitli soruşturmalar açıldı.
İsrail’in ormanlık alanları ülke ekosisteminin temel yapı taşlarından biri. Yangınların bu kadar geniş alanlara yayılması, binlerce hektarlık yeşil alanın yok olmasına neden oldu. Ayrıca birçok yaban hayvanı da yangında zarar gördü ya da yaşam alanını kaybetti. Uzmanlar, yangının uzun vadeli çevresel etkilerinin ciddi olacağını ve yeniden ağaçlandırma çalışmalarının uzun yıllar sürebileceğini belirtiyor.
Ekonomik açıdan da büyük kayıplar yaşandı. Tahliye edilen bölgelerdeki evler, tarım alanları ve altyapı tesislerinde ciddi hasar meydana geldi. İlk tahminlere göre zarar milyonlarca doları bulabilir.
İsrail’de yaşanan bu yangın felaketi, hem ülke içi hem de uluslararası alanda dayanışmanın önemini bir kez daha ortaya koydu. İsrail hükümeti, gelen yardımlarla yangını en kısa sürede kontrol altına almayı amaçlıyor. Bu süreçte komşu ülkelerden gelen destek ve toplumun gösterdiği direnç, felaketin etkilerini azaltmada belirleyici olacak. Yangının ardından ülke genelinde çevresel farkındalığın ve önleyici tedbirlerin artırılması da bekleniyor.